bmo3gk

12 – 13 Mart tarihlerinde gerçekleştirilen BMO 3. Olağan Genel Kurulu Sonuç Bildirgesi, Genel Kurul delegeleri arasından oluşturulan bir komisyonca hazırlanmış ve Genel Kurul’a sunulmuş; oy çokluğu ile kabul edilmiştir.

 

Bilgisayar Mühendisleri Odası 3. Olağan Genel Kurulu Sonuç Bildirgesi

Ülke olarak zor zamanlardan geçiyoruz…

Yaratılan kaos koşullarında, Anayasa Mahkemesi kararları bile hiçe sayılarak, hukukun üstünlüğünün ortadan kalktığı bir düzen hızla tesis edilmeye çalışılıyor…

Bir yaşam tarzı iktidar eliyle kamusal alana ve tüm ülkeye dayatılırken, kendisi gibi olmayan, kendisi gibi düşünmeyen tüm kesimler sindirilirken, özgür düşünce ve laik-seküler yaşam özel alanlara itiliyor ve kendi içimize kapanmaya zorlanıyoruz.

Piyasacı politikalar sonucu yapılan özelleştirmeler, taşeronlaştırma uygulamaları ve kamusal denetimdeki yetersizlikler nedeniyle iş kazaları, iş cinayetlerine, iş cinayetleri ise toplu katliamlara dönüşürken, bizler madenlerde, şantiyelerde; Soma’da, Ermenek’te, Torunlar’da ölüyoruz, öldürülüyoruz…

Bilimsel düşünceye ve onun taşıyıcıları olan; eğitimli, düşünen, sorgulayan, barış ve kardeşlikten yana herkese, halkı bilgilendirme görevini yerine getiren gazetecilere karşı tahammülsüzlük ve “düşünen insana düşman” anlayış “politik” linç kampanyalarına dönüştürülürken, itibarsızlaştırılıyor, yalnızlaştırılıyoruz…

Kadınlar, iktidar politikalarıyla hayatın dışına itilirken, Özgecan’lar, Tuğçe’ler, Cansel’ler olup katlediliyor, yaşamdan koparılıyoruz…

Ortadoğu halkları kan gölüne çevrilmiş coğrafyalarında yaşatılmaz, göçlere savrulurken, sahillerimizde kıyıya vuran sadece Aylan bebeklerin bedenleri değil, insanlığın vicdanı oluyor, utanıyoruz…

Ülkemiz, Ortadoğu’daki savaşın tarafı haline getirilerek bir bataklığa sürüklenirken, 20 Temmuz 2015 Suruç, 10 Ekim 2015 Ankara, 12 Ocak 2016 Sultanahmet, 17 Şubat 2016 Ankara ve tüm yurtta yaşanan saldırılarda, katlediliyoruz…

Silahlar sussun, insanlar ölmesin, artık yeter diye haykırırken, memleketin Güneydoğu’sunda yiten her çocukla, gençle, askerle, polisle, her “Elçi”yle  geleceğimizi, gülüşümüzü yitiriyoruz…

Daha dün, Gezi’de ağaçlar kesilmesin isteyen fidanlarımız kırılmışken, bugün yaylalarımız yola, Cerattepe’de ormanlarımız madene kurban edilmesin diye Havva Ana, Ali Dede’yle birlikte direnmek durumunda bırakılıyoruz…

Birliğimiz TMMOB’ye yönelik, Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu (DDK) raporlarıyla, kanun hükmünde kararnamelerle başlayan müdahaleler ve tasfiye girişimleri, torba yasalarla, yönetmelik değişiklikleriyle, taraflı basındaki tehditleri ile sürüyorken, bir başımıza bırakılıyor, örgütsüzleştiriliyoruz…

BMO’nun 2.Olağan Genel Kurulu’nun yapıldığı 2014 Mart ayından bu yana geçen dönem boyunca bunları yaşadık ve yaşamaya devam ediyoruz. Öyle ki, ülkenin bu ağır gündemi içinde çoğu kez, mesleğimize dair söyleyeceklerimizin, insan kimliğimizle söylememiz gerekenlerin yanında tali kaldığını biliyoruz.

Hep ifade ettiğimiz gibi, hem bilgisayar mühendislerinin hem de meslek örgütümüz olan BMO’nun bu süreçlerden bağımsız/yalıtık olduğunu düşünmedik/düşünmüyoruz.

Bilgisayar Mühendisleri olarak, bu ülkenin aydınlık ve Cumhuriyet değerlerine bağlı insanlarının yaratacağı ortak iradenin bu zorlu zamanları aşacağına ve bu iradenin yanında yer almanın, onun bir parçası olmanın tarihsel bir zorunluluk ve sorumluluk olduğuna inanıyoruz.

Bu iradeye olan inanç ve umudumuzla;

Kamudan yana, toplumcu bilişim politikaları için,

Sansürsüz ve gözetimsiz bir yaşam için,

Bilişim politikalarının Bilgisayar Mühendisleri ve sektördeki diğer paydaşların katılımıyla demokratik ve çoğulcu biçimde belirlenmesi için,

Bilişim projelerinde BMO tarafından kamu adına denetim yapılabilmesi için,

Özgür ve yerli yazılımın daha fazla teşvik edilmesi ve kamu kaynaklarının güçlendirilmesi için,

Bilişim teknolojilerinin getirilerinin tüm ülkeye yaygınlaştırılması ve sayısal uçurumun kapatılması için,

Diplomalarımızın, sertifikalara; bilimin, piyasaya yenilmemesi için,

Bedelsiz fazla mesailerle, esnek çalışma saatleri ile, zorla imzalatılan sözleşmelerle emeğimizin sömürülmemesi için

İş yaşamındaki tüm haksızlıklarla örgütlü mücadele için,

Vasıfsızlaştırmaya karşı, nitelikli üniversite eğitimi için,

Meslek onurumuza, odamıza sahip çıkmak için,

Bu ülkede özgür ve eşit bireyler olarak yaşamak için,

Çocuklarımıza  onurlu bir gelecek bırakmak için,

Gezi’de yeşerttiğimiz düşü Odamızda büyütmek için,

Güneşin gökyüzünden hiç eksik olmadığı bu güzelim ülkeyi karanlığa  teslim etmemek için,

Tüm üyelerimizi biz olmaya,

Bilgisayar Mühendisleri ile birlik olmaya çağırıyoruz!

Yaşasın TMMOB Örgütlülüğü, Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz

(12 Mart 2016, Ankara)