Bilgisayar Mühendisleri Odası, hem kuruluş tarihi hem de üyelerinin yaş ortalaması bakımından TMMOB çatısı altındaki en genç Oda… 6. dönemini geride bırakan Odamız genç olmasına karşın sektörde 40 yılını aşmış üyelerinin deneyimi ile mesleğimizin bize kazandırdığı devingenliği bütünleştirmeyi başararak kuruluşundan bu yana son derece değerli işler yaptı; güncel gelişmeleri yakından izleyerek tarihe önemli notlar düştü, meslektaşlarımızın hakları ve örgütlenmesi için hevesini ve heyecanını hep diri tutarak çalışmayı sürdürdü. Bugün de aynı motivasyonla çalışmaya gönüllü olan Demokrat Bilgisayar Mühendisleri olarak bizler, farklılıklarımızı zenginlik olarak gören, bunları aynılaştırmaya değil kendi kulvarlarında özgünleştirmeye destek veren, demokrat, çağdaş ve yenilikçi bir Oda bünyesinde olmanın coşkusuyla yolumuza devam ediyoruz. 

7. Dönem Çalışma Programı önerimiz, bir yandan geçen dönemlerdeki çalışma programlarımızın izlerini taşırken diğer yandan da bilişim teknolojileri ve uygulamalarının hızla değişen ve dönüşen yaşam biçimlerinin temel etmenlerinden biri olduğunun bilinciyle düşlediğimiz dünya düzenine yönelik hedefler barındırıyor. Genel kurul süreçleri hem yorucu hem de aktif ve keyifli zaman dilimleri olagelmiştir; geçirdiğimiz dönemleri mesleki ve kişisel açılardan değerlendirme fırsatı verirken aynı zamanda niçin bir arada durduğumuzu bir kez daha düşünüp irdelememizi sağlar. Bu zaman dilimlerinde yeniden ve yeniden üretime soktuğumuz dayanışma ve ortaklaşma bilinci bizi canlı ve aktif kılar. 

Siz değerli üye ve meslektaşlarımızın görüşlerine sunduğumuz 7. Dönem Çalışma Programı, tüm bunların heyecanıyla üretildi; hem geçmişten gelen ödevlerimizin sonuçlarını hem de gelecek dönemdeki hedeflerimizi içeriyor.

Sizleri, Odamızın bu yeni döneminde de hayal ettiğimiz bir ülke ve dünyayı birlikte yaratmaya, o yolda birlikte emek vermeye, gerek genel kurul hazırlıklarına gerekse genel kurulumuza etkin katılmaya, aynı zamanda da programın yaşama geçirilmesinde birlikte çalışmaya davet ediyoruz.

Bir önceki dönemde Covid-19 salgını ve sonuçlarıyla mücadele etmek zorunda bırakılan dünya halkları, son 2 yılda da savaşlar, ekonomik krizler, göçler, mülteci sorunu, toplumsal cinsiyet eşitsizliği, doğal afetler ve iklim krizinin etkileriyle zor zamanlar yaşadı, yaşamaya da devam ediyor.  Teknoloji açısından ise geçtiğimiz döneme damgasını yapay zekâ alanındaki gelişmeler vurdu. Yapay zekâ teknolojileri, her gün gelişen makine öğrenmesi ve gittikçe hızlanıp güçlenen işlemci kapasiteleri sayesinde hayatlarımıza beklenenden çok daha çabuk dahil oldu. Yapay zekânın emek piyasasına etkisini, hukuksal ve etik boyutlarını ise tartışmaya devam ediyoruz.  Çağın getirdiği bu baş döndüren değişim en başta bilişim alanında emek veren bizleri etkiliyor. Her şey bu denli hızlı değişirken fiziksel ve ruhsal gelişimimiz ve devam eden evrim sürecimiz bunu yakalayabilecek mi, yoksa geliştirdiğimiz teknolojinin esiri ya da takipçisi olmaya mı başlayacağız? Emek piyasasındaki dönüşümün yansımaları neler olacak? Var olan koşullarımızı iyileştirmek olan hedefimiz, yoksa artık daha geri düşerek var olanı korumaya mı evrilecek? Bizi nasıl bir dünya, nasıl bir gelecek bekliyor bugünden bilmiyoruz, ama her ne olursa olsun örgütlenmeye, yani bir arada durarak direncimizi büyütmeye, birlikte anlamaya, birlikte müdahale etmeye ve gerektiğinde birlikte mücadeleye etmeye ihtiyacımız olduğunu biliyoruz.  Önce son buluşmamızdan bu yana dünyada ve ülkemizde neler olduğuna kısaca değindiğimiz, ardından gelecek dönemde yapmayı planladıklarımızı sizlere sunduğumuz çalışma programını heyecanımızı paylaşarak okuyup değerlendirmenizi umut ediyoruz.  Yeni dönemde yeniden birlikte olmak dileğiyle…
Dünyanın ve Ülkemizin Gündemi 
Son 2 yılda gördüğümüz başat gerçekliklerden biri savaşlardı… Üstelik önceki yüzyıldaki gibi soğuk savaşlar değildi bunlar; hayli sıcak savaşlara tanık olduk.  
2022 yılına Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in “Ukrayna’nın doğusundaki Donbass’a özel askeri operasyon” başlatmasıyla giren dünya,  ardından Rusya-Ukrayna savaşına şahitlik etti. Rusya’nın saldırılarına tepki gösteren çok sayıda ülkenin aldığı yaptırım kararları ve Ukrayna’ya  destekleri savaşın bitmesine yetmediği gibi Rusya’nın kendisine yönelik “varoluşsal bir tehdit” görmesi durumunda nükleer silahlara başvurabileceğine ilişkin tehditleri küresel anlamda ciddi kaygı yarattı. Savaşta yaşamlarını yitiren askerlerin ve sivillerin sayıları resmi kaynaklarca açıklanmazken kimi resmi olmayan kaynaklar her iki taraftan da 200 bin askerin öldüğünü, 300 bin askerin yaralandığını belirtirken çok fazla sayıda da sivil can kaybı olduğuna dikkat çekti.  Aynı yıl içinde Azerbaycan, Bakü ve Erivan’ın 30 yılı aşkın süredir tartıştığı, Ermeni çoğunluğun yaşadığı ve Ermeni yönetimi altındaki Dağlık Karabağ’a operasyon başlattı. Hızlı bir ateşkes sağlanmış olsa da kısa bir zaman içerisinde 600’e yakın kişi hayatını kaybederken bölgedeki yerleşik halkın çoğunluğu Ermenistan’a kaçtı. Ermeni yönetiminin kendini feshetmesinin ardından Uluslararası Adalet Divanı, Bakü’den, Dağlık Karabağ sakinlerinin “güvenli” bir şekilde geri dönüşlerine izin vermesini istedi. Uluslararası arabuluculuk altında yürütülen görüşmeler maalesef başarıya ulaşamadı.  Yakın dönemde de Hamas’ın, Gazze Şeridi’nden İsrail’in güneyine sızıp sınır kasabalarını ve bir müzik festivalini basarak 1.200 kişi öldürülmesi ve 240 kişiyi rehin almasının ardından başlayan savaşta şu ana kadar yaklaşık üçte ikisi kadın ve çocuk olmak üzere 25 binden fazla Filistinlinin öldürüldüğü belirtiliyor. İsrail’in uyguladığı topyekûn kuşatma nedeniyle Gazze’de su, elektrik, gıda ve ilaç sıkıntısı yaşanmaya devam ederken tüm dünyanın şahitliğinde bölgede akan kan durmuyor.  Ülkemize yakın coğrafyada yaşanan, tarihsel bağlarımızın olduğu milletlerin bulunduğu bu savaşlardan hem sosyolojik hem de ekonomik olarak etkilenmemek olanaksızdı ve öyle de oldu… Savaşların yarattığı bir başka kanayan yara ise savaş bölgelerinden kaçarak hayatlarını farklı ülkelerde kurmak isteyen mülteciler ve karşı karşıya kaldıkları sorunlar oldu. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliğinin (UNHCR) yıllık olarak “Zorla Yerinden Edilmede Küresel Eğilimler” raporuna göre 2022 sonu itibarıyla dünyada 108,4 milyon zorla yerinden edilmiş nüfus var; bu nüfusun 35,3 milyonu ise mülteci. Dünya genelinde sığınmacıların yarısından fazlasını üç ülkenin yurttaşları oluşturuyor; ilk sırada nüfusunun 6,5 milyonu sığınmacı haline gelen Suriye var. Onu 5,7 milyon kişiyle Ukrayna ve 5,7 milyon kişiyle Afganistan izliyor. Ülkemiz mülteci trafiğinin kavşak noktalarından biri olmasının yanı sıra uzun süreli konaklama alanı ya da sıklıkla yeni yurt olma özelliği de taşıyor. Değişmeye başlayan demografik yapının getirdiği toplumsal altüst oluşlar ise zaman zaman nefret söylemlerinin kabul görmesine, ırkçı saldırıların körüklemesiyle milliyetçiliğin yükselmesine yol açıyor. Göçmen politikasını oluştururken toplum mutabakatının önemsenmemesinin neden olduğu bu sonuçlar hayatlarımızda derin yaralar açmaya devam ediyor.  Son 2 yıl boyunca hepimizi ciddi boyutta zorlayan bir konu da ekonomik kriz. Ortodoks politikalardan heterodoks olanlara geçişten en çok etkilenenler yine emeğiyle geçinen bizler olduk. Ne ilginçtir ki raydan çıkan ekonominin kapitalist düzenin kabul gören normlarının içine geri sokulması yolunda hazırlanan reçete yine bize kesildi. Krizlerin oluşmasına neden olanlar ise “henüz” herhangi bir bedel ödemedi.  Geçtiğimiz dönem de tıpkı bir öncekinde olduğu gibi ekolojik yıkım ve doğal afetler dönemi oldu. Ardı ardına gelen yangın, sel ve deprem felaketlerinin en büyüklerinden biri ne yazık ki ülkemizde gerçekleşti. 6 Şubat 2023 gecesi Kahramanmaraş’ta yaşanan ve ardı ardına tekrarlanan depremlerde resmi rakamlara göre 50.000 bini aşkın yurttaşımız yaşamını yitirdi. Devletin böyle bir afeti yönetme becerisinin ne denli felce uğratıldığını gördüğümüz bu felaket günlerinde halkın yardımına yine halk koştu. Üzerinden 1 yıl geçmesine karşın bölge halkının barınma, hijyen, sağlık, güvenilir ve temiz gıda ve içecek, güvenlik sorunları hâlâ giderilmiş değil.   Türkiye, 28. Dönem Milletvekili ve Cumhurbaşkanı Seçimlerine depremin yarattığı felaket atmosferinde ve gittikçe artan ekonomik krizin basıncıyla girdi. Toplumun ihtiyaç duyduğu değişiklik talepleri ise sandıklara yansımadı ve mevcut iktidarın devamını sağlayan sonuçlarla karşı karşıya kaldık. Bu sonuçlar iktidarı değil ama ana muhalefeti değiştirmeyi başardı. Ülkemiz yakın zamanda bu kez de yerel seçimler nedeniyle yeniden seçim atmosferine girecek. Toplumu ayrıştıran politikalardan ötürü ülkede gerçekleşen her seçim bir tür referanduma dönüşüyor ve bu durum var olan çatlakları büyütürken toplumsal barışımızı da ciddi anlamda tehlikeye sokuyor. Bu döngüden çıkışımız ancak barışın dilini egemen kılmakla mümkün olacak ve biz Demokrat Mühendisler olarak ülkemizde tam da bunu arzuluyoruz.  Toplumsal cinsiyet eşitliği karnemiz de son dönemde maalesef iyiye gitmedi; özellikle kadın cinayetlerinde rekor seviyelere ulaşıldı. 2022’de 334, 2023 yılında ise 315 kadın cinayeti gerçekleşti; 2022 yılında 245, 2023 yılında ise 248 kadın cinayeti şüpheli olarak raporlandı. Dünyada ve Türkiye’de kadın mücadelesinin önemli kazanımlarından biri olan, ülkemizde bir gecede aniden çıkılan İstanbul Sözleşmesi’ne dair mücadele ise tüm gerçekliğiyle devam ediyor. Bu dönemde en büyük kadın hareketlerinden biri İran’da yaşandı. İran’ın başkenti Tahran’da 13 Eylül 2022’de “ahlak polisi” olarak bilinen İrşad Devriyeleri tarafından “başörtüsü kurallarına uymadığı gerekçesiyle” gözaltına alındıktan sonra fenalaşarak hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin 16 Eylül 2022’de yaşamını yitirmesi, ülke yönetimine karşı protestolara yol açtı. Aylarca süren protestolarda ve çıkan olaylarda, Norveç’te bulunan İran İnsan Hakları Örgütüne göre 416 kişi hayatını kaybetti. İran tarihinde ilk kez kadınların öncülüğünde başlayan bu kitlesel gösteri aynı zamanda sıkı rejimlerle baskılanan bir halkın patlama noktasına geldiğinde olacakları bir kez daha göstermiş oldu. Tıpkı 2013 yılında ülkemizde yaşanan Gezi Parkı protestoları gibi… Kriz yönetiminde yetersiz kalan dönemin hükümeti, şimdi de aynı konudaki hukuksuz uygulamalarını sürdürüyor. Çatı örgütümüz TMMOB,  Gezi tutsakları için tuttuğu Adalet Nöbetiyle ilgili basın açıklamalarında toplumun her kesimini, mesleki ve teknik bilgilerini halkın yararına kullandıkları için tutuklanan arkadaşlarımızla dayanışmaya çağırıyor. Gezi tutuklusu arkadaşlarımız serbest kalana dek bu nöbeti tutmaya kararlıyız.   Çevre felaketlerindeki artış sürerken Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı (COP’28) Dubai’de düzenlendi. Zirvenin “olumlu” geçtiği vurgulansa da varılan anlaşmalar ülkeleri harekete geçmeye zorlamıyordu. Bu konferansa rekor düzeyde katılım gösteren ülkemiz ise doğal ormanlık alanlarımızı maden çalışmaları için istimlak etmeye, yapılaşmaya açmaya ve çevre felaketine tuğla taşımaya devam ediyor. Neyse ki yerel halk, tıpkı  Akbelen Ormanlarında olduğu gibi yaşam alanlarını devlete karşı korumak uğruna direnişini sürdürüp bu atakları geriletiyor.  Bu dönemde canımızı yakan bir başka gelişme de bağımsız ve özgür olmasını beklediğimiz üniversitelerimizin yaşadıkları baskılar. Tüm bunların yarattığı olumsuz ortam, en değerli hazinemiz olan, geleceğimizi emanet ettiğimiz gençlerimizin maalesef daha lise çağlarında ülkeyi terk etmeye başlamasına neden oluyor. Üniversite öğrencilerinin arasında, en temelde ekonomik kriz ve geleceğe yönelik umutsuzluğun yol açtığı depresyonun sonucu olan intihar vakalarındaki artış ise hepimizi derinden üzüyor. 
Bilişim ve Teknolojinin Gündemi 
Geçtiğimiz dönem en büyük gelişmeler de en büyük tartışmalar da yapay zekâ teknolojileri üzerine oldu. Yapay zekâ önce Hollywood’u sarstı!
Amerikalı senaryo yazarları ve aktörlerin katılımıyla, daha iyi ücret ve yapay zekâ için bir çerçeve istemiyle başlatılan grev, 1960’dan beri gerçekleşen bu en büyük grevdi. Grev, bir ücret anlaşması ve yapay zekânın kullanımına ilişkin güvencelerle sona erdiğinde başlamasının üzerinden 6 ay geçmiş, ABD ekonomisini ise az 6 milyar dolar zarara uğratmıştı.  Collins Sözlüğüne göre 2023 yılının sözcüğü “Artificial Intelligence” yani “Yapay Zekâ” oldu; tanımıysa sözlükte şöyle yerini aldı: “İnsanın zihinsel işlevlerinin bilgisayar programları tarafından modellenmesi.” 2022’nin Kasım ayında piyasaya sürülen ChatGPT tartışmaların merkezine otururken ve teknoloji kullanımıyla ilgili farklı görüşler ortaya çıkarken uzmanlar yapay zekâ kullanımına kimi sınırlar getirilmesini istemeye başladı. OpenAI tarafından geliştirilen ChatGPT’ye kısa sürede hızlı bir rakip geldi; Google’ın çatı şirketi Alphabet’in 2023’ün ilk çeyreğinde uygulamaya açtığı yapay zekâ sohbet robotu Bard, ChatGPT’nin en büyük rakibi olarak görülüyor. Google bu alandaki yatırımlarını sürdürüyor; Gemini adını verdiği, yalnızca metinleri değil görüntüleri, videoları ve sesleri de anlayabilen yeni yapay zekâ modelinin, görsel olarak pek çok nesneyi tanıyabildiği, bunlarla ilgili yorum yapabildiği ve tahminlerde bulunabildiği belirtiliyor.  Google’ın adının anılmasıyla ilgili bir diğer önemli gelişme ise çalışanı olan Türk kadın mühendis Ülkü Rowe’un cinsiyet ayrımcılığına maruz kaldığı iddiasıyla şirkete açtığı davada mahkemenin Rowe’u haklı bulmasıyla şirketin çarptırıldığı 1 milyon dolarlık tazminat oldu.  Ve insanlık “deep fake” (derin sahte) videolarıyla tanıştı! Eski Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump’ın yargılandığı davada polisler tarafından yerde sürüklendiği görsellerin kamuoyunda gerçek gibi algılanması sonrası “fake news” (yalan haber) tartışmaları gündemin üst sıralarında yer aldı. İnsanların görüntülerini ve seslerini taklit eden bu yeni teknolojinin algı dünyasında yarattığı aldatmacanın tespitine yönelik farklı teknolojiler de geliştirilmeye başlandı. Sahte videolarla algı yönetimi ülkemizde yaşanan son seçimlere de damgasını vuran tartışmalardan oldu.  Bu arada Hindistan; Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Sovyetler Birliği ve Çin’den sonra  Ay’a kontrollü iniş gerçekleştirip Ay’ın güney kutbu yakınlarında keşfedilmemiş bir bölgeye ulaşarak bir ilke imza atan ülke olmayı başardı.  Geçen dönem ABD başkanlık seçimleri sonrasında kongre binasının baskınıyla ilgili Trump’ın attığı şiddet yanlısı “tweet”lerden ötürü Twitter eski ABD başkanının hesabını bloke etmişti. Bu dönemde Amerikalı iş insanı Elon Musk’ın satın aldığı Twitter önce adını değiştirip X oldu, ardından da Trump’ın hesabındaki engeli kaldırarak değişen tek şeyinin adı olmayacağının sinyallerini verdi.  Teknolojik gelişmeler ve değişikliklerin yalnızca insanlığın, canlıların ve doğanın yararı için yapılan çalışmalar olduğunu söylemek belki gerçek değil ama gerçek olması için mücadele etmek bizim elimizde. Teknolojiyi yaratan bizleriz, toplumsal yarar uğruna kullanımına karar veren de bizler olmalıyız. İşte Demokrat Bilgisayar Mühendisleri olarak bizler buna talibiz!  Bir önceki programımızdan alıntıladığımız aşağıdaki metne bu dönem de imzamızı atıyoruz.  Teknoloji, insanlığın yararı için kullanıldığında hastalıkları iyileştirebilir hatta biz hastalanmadan önleyebilir, üretim için gerekli operasyonel işleri bizlerden alıp zamanlarımızı daha yaratıcı işler için kullanabileceğimiz boşluklar yaratabilir. İnsanları yapmak zorunda bırakıldıkları tekdüze işlerden kurtarıp çalışma ve yaşama biçimlerini kökten değiştirebilir.  Bilgisayar mühendisliği ve bağlı disiplinleri, son yüzyılda her büyük teknolojik ilerlemelerin lokomotifi oldular. Bilgisayar teknolojisi ve daha geniş anlamda bilişim teknolojisi, toplumumuzda endüstriyel ekonomiden bilgi ekonomisine köklü bir dönüşüm getirdi. İnternet, kişisel bilgisayarlar ve akıllı telefonlara kadar yaşam biçimimizde devrim yarattı. Ancak bu teknolojinin kim için ve nasıl kullanıldığı da bizim mesleğimizin etik algoritmaları içinde yer alıyor. Bilişim sektörü dünyayı değiştirmeye devam ediyor. “Yapay zekâ”, “makine öğrenmesi”, “robot teknolojisi”, “akıllı fabrikalar”, “sanal gerçeklik”, “sürücüsüz araçlar”, “kripto para”, “NFT”, “sosyal ağlar” o denli birbirinin içine geçmiş ve hayatımızın merkezine yerleşmiş durumda ki bilişim sektörünün geliştirdiği bu ürün ve hizmetler hayatımızın vazgeçilmezi haline geldiler. Ama bütün bunların arkasında bilim, akıl ve mühendislik var; yani insan bilgisi, tecrübesi ve kabiliyeti var. Bu bileşenlerin dünyayı nereye götüreceğine de gene insanlar karar verecek, yani bizler. Biz Demokrat Bilgisayar Mühendisleri olarak tam da bu eksende, insan odaklı, bilim odaklı, toplum odaklı, doğaya saygılı  mühendislik anlayışımızla Odamıza ve mesleğimize sahip çıkmaya devam ediyoruz.
Odamızın kurulduğu günden bu yana kırmızı listeyle seçimlere girdik; bir dönem dışında her dönemde sizlerin yoğun desteğini alarak yönetime geldik. 7. dönemde de önceki dönemlerde olduğu gibi ortak emek ve kolektif akılla hazırladığımız çalışma programımız doğrultusunda faaliyet göstermeye; görevlerimizi, hem meslek alanlarımızın hem de meslektaşlarımızın çıkarlarını toplum çıkarlarıyla örtüştüren bir anlayışla yerine getirmeye adayız. Mesleğimizi bizlere yakışan sorumluluk, duyarlılık ve nitelikle gerçekleştirmemize kılavuzluk eden “Meslek Alanları Tanımları” ve “”Standartlar Çerçevesi” dokümanlarını yayımladığımız 6. dönemin ardından 7. dönemdeki önemli hedeflerimizin başında bu dokümanlarla amaçlanan işleyişin yaşama geçirilmesi için Odamızın Meslek İçi Eğitim Merkezi olan BMO Akademi’nin kurulması, mesleki denetim eğitimlerinin düzenlenmesi ve yasal yükümlülüklerimizin uyarınca mesleki denetim uygulamalarının başlatılması geliyor.  Üyelerimizi, yeni dönem programımıza oy vermeye ve bu programı yaşama geçirmek için birlikte çalışmaya davet ediyoruz.  Yapacak çok işimiz var; ama hevesimiz, enerjimiz ve inancımız da var… Buraya kadar birlikte getirdik, dahasını da hep birlikte çalışıp üretecek, yepyeni güzellikleri birlikte göreceğiz.  Sizleri sevgi ve dayanışma duygularımızla selamlıyoruz. 
Demokrat Bilgisayar Mühendisleri, TMMOB bünyesinde 1970’lerden başlayarak gelişen “toplumcu mühendislik” anlayışı içerisinde, “bilimi ve tekniği halkın hizmetine sunmak” amacıyla ortak ilkeler çerçevesinde hareket eden bilgisayar mühendislerinden oluşan bir platformdur. Eşitlik, özgürlük, bağımsızlık, demokratlık, yurtseverlik, barış, laiklik ve adalet değerlerinin mesleki çalışmaların da zeminini oluşturması gerektiğini savunan Demokrat Bilgisayar Mühendisleri, Oda çalışmalarında tüm üyelerin hakları için çalışmalar yürütür, tüm üyelerinin sorunlarını çözmeye çalışır, öneri ve taleplerini dikkate alır. Çalışmalarda ve alınan kararlarda tüm bileşenlerin eşit söz hakkı olduğunu savunur. Kararlar, her durumda tartışma-uzlaşma-ikna yöntemleriyle alınır; kişiler ve makamlar değil, ortak akıl ve ortak üretim esastır. Yalnızca meslektaşlarının değil, bütün bilişim emekçilerinin haklarının gözetilmesi için uğraş vererek tüm bilişim çalışanlarıyla birlikte hareket etmeyi önemser ve önceler. Bu anlayışla, meslek alanında ayrım gözetmeksizin kamu, özel ve diğer tüm bileşenlerle beraber çalışanların haklarını gözeten, kamu yararını öne çıkaran faaliyetler belirler, tasarlar ve gerçekleştirir. Meslek alanının yanı sıra dünyada ve ülkemizdeki güncel gelişmelere de bağlı olarak gerek bilgilendirme gerekse tartışma ve yeni politikalar üretmek amacıyla kongre, kurultay, sempozyum, forum, çalıştay gibi etkinlikler düzenler. Yaptığı tüm çalışmalarda, yürüttüğü tüm faaliyetlerde kişisel verilerin gizliliği ve özel yaşamın mahremiyetinin korunması ilkesini göz önünde tutarak kamusal verinin oluşturulmasını, açık veriyi ve kamusal verinin yine kamuyla paylaşılmasını savunur. Demokrat Bilgisayar Mühendisleri, çalışma ve etkinliklerini, insanlığın ilerici birikiminin, mesleki ve kişisel deneyimin önemini gözeterek hiçbir ayrımcılığa izin vermeksizin katılımcı bir anlayışla gerçekleştirir. Üretkenlik, verimlilik, denetim ve sürdürülebilirliğin kurumsal yapı ve işleyişle sağlandığının bilinciyle bu yönde girişimlerde bulunur, kurumsal belleği oluşturur. Toplumsal, kamusal ve mesleki sorumluluğun gereği olan hesap verebilirlik ilkesi çerçevesinde yürütülen çalışmaların sonuçlarını üyeleriyle, bilişim emekçileriyle ve kamuoyuyla paylaşır.
  • BM Dergi’nin özellikle “web” sitesinin etkinliğini sağlamak, güncel konularla içeriğini zenginleştirmek, derginin görünürlüğü ve okunurluğunu artırmak amacıyla tanıtım ve yaygınlaştırma çalışmalarının yürütülmesi sürdürülecektir.
  • BM Dergi’de yayımlanan yazılardan oluşturulan seçkilerle “BM Dergi Yıllık Özel Sayısı” basılarak üyelerle paylaşılacaktır. 
  • 6. dönemde yayımlanmaya başlanan SıfırBir Bülten’in çıkarılmasına ve yaygınlaştırılmasına devam edilecektir. 
  • Meslek alanıyla ilgili başlıca yayınların Türkçeleştirilmesi ve e-kitapların hazırlanması sağlanacaktır.
  • Odanın; üyeler, işletmeler ve akademik kesimlerle ilişkilerinin geliştirilmesi için gerek meslektaşlarımızın gerekse de meslek alanlarımızda araştırma ve çalışma yapan bilim insanı ve akademisyenlerin daha fazla içerik üretmeleri için çaba gösterilecektir.
  • Geçtiğimiz dönemlerde olduğu gibi önümüzdeki dönemde de meslek alanı ve güncel gelişmelerle ilgili ayrıntılı rapor ve açıklamalar hazırlanarak kamuoyuyla paylaşılacaktır.
  • Odamızın gerçekleştirdiği etkinliklerin yayın ve videolarının BMO’nun sosyal medya kanallarında erişime açılması sürdürülecektir.
  • 3. dönemden başlayarak her dönem düzenlenen Bilgisayar Mühendisleri Kurultayının videoları ve sonuç raporları dijital ortamda üyelerimizle paylaşılmaya devam edilecektir.
  • Oda ve meslek alanıyla ilgili haber, bilgi ve duyurular için sesli, yazılı ve görsel araçlardan etkin biçimde yararlanılacak; üyelerimize ve kamuoyuna kitle iletişim araçları kanalıyla erişmek için gereken girişimlerde bulunulacaktır.
  • Kurumsal medya ve basınla ilişkiler sürdürülerek ortak çalışmalar devam ettirilecektir.
  • Her takvim yılı sonunda tamamlanan yıl içerisinde Odamızla ve meslek alanımızla ilgili yaşanan önemli gelişmelerin paylaşılacağı ve bir değerlendirmeye yer verilecek “Yıllık Seçki” çalışması yapılacaktır.
  • Odamızın mesleki ve toplumsal sorumluları gereği üye, meslektaş ve kamuoyuna yönelik eğitim ve bilgilendirme faaliyetleri BMO Eğitim Komisyonu ve 7. dönemde kurulması planlanan BMO Meslek İçi Eğitim Merkezi-BMO Akademi tarafından yürütülecek; bu bağlamda aşağıdaki çalışmalar yapılacaktır.
    • “Bilgisayar Mühendisliği Lisans Eğitimi Durum Saptama” çalışması sürdürülecek; çalışmanın çıktılarını içeren rapor güncel gelişmeler doğrultusunda güncellenerek başta BMO ve TMMOB platformları/etkinlikleri ile Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanları Kurulunca düzenlenen UBMK’de (Uluslararası Bilgisayar Bilimleri ve Mühendisliği Konferansı) olmak üzere kamuoyuyla paylaşılıp tartışılması sağlanacaktır.
    • Üniversite bölüm başkanlarıyla bilgi alışverişine önem verilecek, bu bağlamda bölüm başkanlarınca kurulan Akademik Bilişim Vakfı ile kurumsal işbirliği sürdürülecektir.
    • Üniversitelerin bilgisayar mühendisliği bölümlerinin müfredat çalışmalarını yürüten kurullarında BMO’nun temsil edilmesi sağlanarak ders programlarının ve eğitim içeriklerinin oluşturulmasına katkıda bulunulmaya devam edilecektir. 
    • BMO Eğitim Komisyonu, geçmiş dönemlerde olduğu gibi bu dönemde de IEEE/ACM gibi uzman kuruluşların yayımladığı ve/veya önerdiği ders içeriklerini izleyecek, güncel gelişmelerin üniversitelerin ders programlarına yansıtılması çalışmalarını sürdürecektir. 
    • MÜDEK değerlendiricisi üyelerimizin sayısının artması amacıyla çalışmalar yapılacak; BMO üyesi değerlendiricilerin deneyim ve gözlemlerini paylaşması yoluyla üyelerimizin MÜDEK çalışmalarında daha etkin görevler alması özendirelecektir.
    • Öğrencilerin meslek bilinci kazanması, yaratıcılıklarının ve motivasyonlarının artırılması amacıyla üniversitelerle işbirliği yapılacak; meslektaşlarımızın konuk olarak derslere katılıp güncel bilgileri ve deneyimlerini aktarması yönünde çalışmalar yürütülecektir. 
    • Üniversitelerde bilgisayar mühendisliğiyle ilgili bölümlere girebilmek için BMO Genel Kurulu tarafından kabul edilen 120 bin başarı sıralaması sınırının uygulanması amacıyla girişimlerde bulunulacak, bu konuda farkındalık oluşturacak açıklamalar ve etkinlikler yapılacaktır.
    • Bilgisayar mühendisliği öğrencilerinin zorunlu stajlarıyla ilgili yasal düzenlemelerle bu konudaki deneyim, gözlem ve önerilerimizi içeren bir rapor oluşturulup kamuoyuyla paylaşılacak; ayrıca öğrencileri bilgilendirmek üzere “Uzaktan Etkin Staj Kılavuzu” hazırlanacaktır.  
    • Gelecekte meslektaşımız olacak öğrencilerin mesleki ve kişisel gelişimlerinin yanı sıra çevre, insan hakları, hukuk, iş yönetimi, finans gibi alanlarda becerilerini geliştirmeleri amacıyla geçtiğimiz dönemlerde pilot olarak başlatılan ve öğrencilere -bitirme projeleri de içinde- her konuda destek olacak “Yönderlik (Mentorluk)” çalışmasının yaygınlaştırılması sağlanacaktır. 
    • Meslek içi eğitim uygulamalarını yaşama geçirecek BMO Meslek İçi Sürekli Eğitim Merkezi-BMO Akademi’nin kurulması çalışmaları başlatılacak; bu kapsamda eğitim planları, içerikleri ve eğitimlere katılım kayıtlarının tutulacağı BMO Eğitim Portalı yazılımının geliştirilmesi sağlanacaktır.
    • BMO Akademi’nin sağlayacağı meslek içi eğitimlerin konuları ve eğitim içeriklerinin yanı sıra eğitici kadrosu, ölçme-değerlendirme yöntemleri ve belgelendirme ölçütlerinin belirlenmesi amacıyla üyelerin, akademisyenlerin ve uzmanların görüşlerini almak üzere toplantı ve çalıştaylar düzenlenecektir.
    • Bilimsel ve teknik konuların ele alındığı yüz yüze ve çevrimiçi meslek içi eğitim, seminer, açıkoturum, konferans düzenleme faaliyetleri sürecek; mesleğimizle ilgili çeşitli alanlarda (örneğin yapay zekâ, siber güvenlik, veri yönetimi, sistem tasarımı, yazılım mimarisi vb.) kuramsal ve uygulamalı eğitimlerin verildiği, konu uzmanlarının öğrenciler ve meslektaşlarımızla buluştuğu birkaç günlük kamplar/atölyeler yapılacaktır.
    • Üyelerimizi, iş yaşamına ilişkin yasal düzenlemeler ve olanaklar konusunda bilgilendirmek üzere aşağıdaki alanlarda seminerler gerçekleştirilecektir:
      • Teknokentler ve çalışma yaşamıyla ilgili mevzuat.
      • Kamu kaynaklı teşvik ve destekler.
      • Yurtdışına yönelik yazılım/sistem geliştirme çalışmalarında dikkat edilecek mali ve teknik konular.
      • Bilişim alanındaki bilirkişilik faaliyetlerine ilişkin mevzuat ve uygulama örnekleri.
      • Yazılım geliştiren özel kesim işletmelerinin kapasite raporu almasına ilişkin düzenlemeler.
      • Yazılım ürünlerinde fikri ve sınai mülkiyet hakları.
    • Odamızın gerçekleştirdiği “Temel Bilirkişilik Eğitimleri” sürdürülecek; ayrıca BMO Bilirkişilik Komisyonu ile birlikte çalışılarak “adli bilişim” alanında kullanılan yöntem, araç ve standartlarla ilgili eğitim içeriği oluşturulacaktır; bu alanda ölçme-değerlendirme ve belgelendirme yapılabilmesi yönünde çalışmalar yürütülecektir.
    • BMO Meslek Tanımları ve Mesleki Denetim Komisyonuyla işbirliği içinde mesleki denetim uygulamalarına yönelik eğitim içeriği ve kılavuzlar oluşturulacaktır. 
    • Meslektaşlarımızı, eğitimin her kademesindeki öğrencileri, kamuoyunu yeni teknolojiler konusunda bilgilendirme seminerlerinin, başta TMMOB bünyesindeki diğer Odalar olmak üzere ilgili demokratik kitle örgütleriyle birlikte düzenlenmesine devam edilecektir.
    • Meslek bilincinin erken yaşlarda kazanılması amacıyla lise ve dengi okullarda bilgisayar mühendisliği konusunda tanıtıcı ve bilgilendirici seminer ve etkinlikler yapılmaya devam edilecektir.
    • Gündem oluşturan dijital dönüşüm, yapay zekâ, kodlama, robotik kodlama, robotlar, büyük veri, bilişim güvenliği, kişisel verilerin korunması gibi konularda başta eğitimin her kademesindeki öğrenciler ve velileri olmak üzere kamuoyunu aydınlatıcı broşürler hazırlanıp yayımlanacak; bu yayınların ilgili kurum ve kuruluşlara dağıtımı yapılacaktır.
    • Mesleğimiz ve meslektaşlarımızla ilgili sorunların ve olası çözüm önerilerinin tartışıldığı, sonuçlarıyla BMO’nun öncelikli hedef ve stratejilerinin belirlendiği “Bilgisayar Mühendisleri Kurultayı”nın düzenlenmesine devam edilecektir.
    • Bilgisayar Mühendisleri Kurultayının sonuçları göz önüne alınarak meslektaşlarımızın öncelikli beklentileri ve toplumsal sorumluluklarımızın gerektirdiği özel gündemli ve içerikli çalıştaylar, buluşmalar, oturumlar düzenlenecektir.
    • Meslek alanında aynı sorunları yaşayan çalışanların bir araya gelebileceği ve çözüm önerileri geliştirebileceği üye buluşmaları düzenlenecektir.
    • Teknokentler başta olmak üzere meslektaşlarımızın yoğun olarak bulunduğu yerlerde yapılan düzenli toplantılar ve etkinlikler sürdürülecek, ortak platformların oluşturulması için çalışmalar yürütülecektir.
    • Dr. Necdet Bulut ve Prof. Dr. Mustafa Akgül başta olmak üzere ülkemizde bilişim alanına büyük katkı sunan değerlerimizi anma etkinlikleri sürdürülecek ve zenginleştirilecektir. 
    • Liselerde meslek seçimine yönelik mesleği tanıtıcı etkinliklerin BMO Eğitim Komisyonuyla birlikte düzenlenmesine devam edilecektir.
    • Üniversitelerde mesleği ve Odayı tanıtıcı toplantılar düzenlenmesi sürdürülecektir.
    • Yeni üyelerle ve yeni mezunlarla düzenli aralıklarla toplantılar düzenlenecek, Oda faaliyetleri konusunda geribildirimleri alınarak üyeyle Oda arasındaki etkileşimin artırılması sağlanacaktır. 
    • Çevrimiçi düzenlenecek düzenli “SorBana” etkinlikleriyle üyelerin meslek alanı ve BMO’yla ilgili sorularına Oda yetkilileri, müşavirleri ve çalışanları tarafından yanıt verilecek, bu yolla görüş alışverişi için yeni bir kanal oluşturulacaktır. 
    • Üyeler arası iletişimi artırmak ve dayanışmayı güçlendirmek amacıyla sosyal ve kültürel etkinlikler düzenlenmesi sürdürülecektir.
    • Üyelerin istemlerine bağlı olarak koro, tiyatro çalışması, sinema atölyesi, plastik sanatlar kursu vb. sürekli etkinlikler düzenlenecektir. 
    • Diğer kurumlar ve demokratik kitle örgütleri tarafından düzenlenen, Oda politikalarına uygun etkinliklere aktif katılım sağlanacak ve destek verilecektir.
    • Meslek alanımızın tüm bileşenlerine ilişkin araştırmalar yapılarak meslektaşlarımızın ve meslek alanımızın öne çıkan sorunlarının belirlenmesi ve çözüm önerilerinin geliştirilmesi, raporlar hazırlanması için çalışma yürütülecek; üretilecek raporlar meslektaşlarımızla, ilgili diğer kişi ve kuruluşlarla paylaşılacak, kamuoyuna sunulacaktır.
    • 4. dönemde başlatılan, 5. dönemde yayımlanan “Bilgisayar Mühendisleri Profil Araştırma Raporu” yeni bir çalışmayla güncellenecek, elde edilen veriler ve sonuçlar kamuoyuyla paylaşılacaktır.
    • Çok sayıda meslektaşımızın çalıştığı işyerlerinde yüz yüze buluşmaların yanı sıra çevrimiçi işyeri toplantılarıyla da meslektaşlarımızla bir araya gelinmesi sürdürülecek; bu toplantılarda Oda çalışmaları hakkında bilgilendirme yapılacak, üyelerin Odadan beklentileri öğrenilecek, mevcut Oda çalışmalarına (komisyonlar, çalışma grupları vb.) katılmaları için üyelerimiz teşvik edilecektir. 
    • Odamızın hazırladığı “En Az Ücret Yönergesi”nin meslektaşlarımız arasında bilinirliliğinin artırılması, geniş kapsamda uygulanması ve takibi için çalışmalar yürütülecektir. Üyelerimizi ve meslektaşlarımızı bilgilendirici çevrimiçi etkinlikler düzenlenecektir.
    • Meslek alanımızda karşılaşılan sorunların (fazla mesai, mobbing-bezdiri/yıldırı, güvencesizlik, düşük ücret vb.) ortaya konması, bilinç oluşturulması, hakların korunması ve sorunların giderilmesine dönük çalışmalar yapılacaktır. 
    • İş yaşamımızı etkileyebilecek yasal düzenlemeler, hukuksal süreçlerle ilgili bilgilendirme toplantıları düzenlenecektir. Temel iş hukuku konusunda ve meslek alanımızı ilgilendiren özel başlıklarda meslektaşlarımızın bilgilerini artırmak için hukukçulardan destek alınarak etkinlikler düzenlenecek, yazılı materyaller hazırlanacaktır. Odamızın üyelerimize sağladığı hukuksal danışmanlık desteğinin üyelerimiz tarafından bilinirliğinin artırılması sağlanacaktır.
    • Uzaktan çalışma ve hibrit çalışma düzeni başta olmak üzere, meslektaşlarımızın tüm çalışma koşulları, ortamı ve standartları konusunda düzenlemelerin yapılması amacıyla girişimlerde bulunulacak; üyelerimizin ve işyerlerinin bu konularda bilgilendirilmesi sağlanacaktır.
    • Deneyimli üye ve meslektaşlarımızın birikimlerini genç üyelerle paylaşabileceği sosyal ortamların yaratılması, mesleğimizin sözlü ve yazılı arşivinin oluşturulması yönündeki çalışmalara devam edilecektir.
    • Üyelerimizin Oda çalışmaları ve meslek alanımızdaki gelişmeler konusunda düzenli olarak bilgilenmeleri için yapılan çalışmalar artırılarak sürdürülecektir. E-posta bültenleri, sosyal medya paylaşımları ve çevrimiçi etkinliklerle üye ve meslektaşlarımıza bu bilgiler düzenli olarak sunulacaktır.
    • Üyelerin Oda faaliyetlerine katılımlarını artırabilmek ve üye olmayan meslektaşlarımıza BMO’yu tanıtabilmek için Oda çalışmalarının mesleki, bireysel ve toplumsal yararları hakkında bilgilendirme çalışmaları artırılacak, bu bilgilendirme çalışmalarında Odanın yasal konumu ve gönüllülük esaslı çalışma biçimi vurgulanacaktır.
    • Çalışma yaşamlarını yurtdışında sürdüren ve üyelik ilişkisini koruyan meslektaşlarımızın, Odamızla bağlarını güçlendirecekleri, Odamızın yurtdışı organizasyonları kapsayan çalışmalarına katkıda bulunabilecekleri, farklı ülkelerde yaşayan ya da yaşamak üzere plan yapan üyelerimizle dayanışma sağlayabilecekleri, deneyimlerini paylaşabilecekleri bir yapı oluşturmak amacıyla yurtdışı üye ilişkileri ve dayanışma alt komisyonu kurulacaktır.
    • Farklı profillerdeki üyelerimizle düzenlenen, Odamızın yapısı, faaliyetleri, üyelere sunduğu olanakların aktarıldığı, aynı zamanda üyelerimizin Odadan beklentilerini, soru ve sorunlarını aktardıkları, tartıştıkları, çalışmalarımıza yön verecek geribildirimlerini paylaştıkları çevrimiçi buluşmalar devam ettirilecektir.
    • Odamızın gerek meslek alanı içerisinde gerekse kamuoyunda tanınırlığını artırmaya dönük kampanyalar organize edilecektir.
    BMO üyelerinin önerileri göz önünde tutularak oluşturulan komisyonlarda somut ürünler vermeye yönelik verimli, üretken ve katılımcı anlayışın temel alındığı çalışmalar yürütülecektir. Dönem içinde yapılacak Komisyon Yürütmeleri toplantılarıyla komisyonların eşgüdümü sağlanacak, bilgi ve deneyim paylaşımıyla ortak iş üretme ortamının devamlılığı korunacaktır. Aşağıdaki komisyonlar yeni dönemde de çalışmalarını sürdüreceklerdir:
    • Bilişim Hukuku ve Bilirkişilik Komisyonu
    • BMO Öğrenci Üye Komisyonu (BMO-Genç)
    • Eğitim Komisyonu
    • Kadın Mühendisler Komisyonu
    • Meslek Tanımları ve Mesleki Denetim Komisyonu
    • Özgür Yazılım Komisyonu
    • Siber Güvenlik Komisyonu
    • Toplum için Mühendislik Komisyonu
    • Ücretli Çalışan ve İşsiz Mühendisler Komisyonu
    • Üye İlişkileri ve Örgütlenme Komisyonu
    • Yönetmelik ve Mevzuat Komisyonu
    • Kamu Bilişim Politikaları Komisyonu
    Yukarıdaki komisyonların yanı sıra meslek alanımızla ilgili güncel gelişmeler ile üyelerimizden, Oda organ ve kurullarından gelen istem ve öneriler değerlendirilerek belirli konu başlıklarında çalışmalar yürütmek, raporlar üretmek amacıyla “Çalışma Grupları” oluşturulmaktadır. Çalışma gruplarının yeni dönemde de etkin ve etkili çalışmalar yapması ve raporlarını güncellemesi hedeflenmektedir. Ayrıca, üyelerimiz, yine geçmiş dönemlerde olduğu gibi bir sonraki dönemde de TMMOB’nin çalışma gruplarında yer alarak BMO’nun temsil edilmesini sağlayacaklar; Birlik çalışmalarına, çözümleyici (analitik) ve sistemci yaklaşımlarıyla, bilgi birikimleri ve deneyimleriyle katkıda bulunacaklardır.
    • Oda birimlerinin olduğu illerde, güz ve bahar döneminde en az birer kez olmak üzere öğrencilerin bir araya geleceği, serbest kürsüde fikirlerini paylaşabilecekleri etkinlikler düzenlenecektir. Odanın diğer etkinliklerinde de öğrencilerin temsiliyetinin sağlanması için uygun ortamların yaratılması hedeflenecektir.
    • “StajYeri Destek Programı”nın yıl içerisinde sürekli başvuruya açık olmasına olanak verecek bir altyapı kurulacak; firma ve öğrenci katılımlarının artırılarak sürdürülmesi sağlanacaktır.
    • Çalışma hayatına yeni adım atacak öğrenci üyelerimiz için “Mesleğe İlk Adım Programı” oluşturulacak; bu program çerçevesinde deneyimli üyelerimizin desteğiyle koçluk/ mentorluk uygulamaları başlatılacak; öğrenci üyelerimizin meslek yaşamlarında karşılaşabilecekleri durumlar, zorluklar ya da gerek duydukları beceri ve yetkinliklerle  ilgili eğitim ve etkinlikler düzenlenecek; öğrenci üye buluşmaları organize edilerek öğrencilerimizin meslek hayatına hazırlanmaları için çalışmalar yapılacaktır.
    • Öğrenci üyelere dönük, eğitim, seminer programları oluşturulacaktır. Öğrencilerin ücretsiz katılabilecekleri bu eğitim ve seminerlerin konu ve içerikleri, öğrenci üyelerimiz arasında yapılacak anketlerle belirlenecektir. 
    • Geçtiğimiz dönem 5. gerçekleştirilen “Yaz Eğitim Kampı”nın düzenlenmesine, katılımcıların geribildirimleri gözetilerek devam edilecek; Oda birimlerimizin olduğu diğer illerimizde de benzer kampların düzenlenmesi ve yaz kamplarının gelenekselleştirilmesi amacıyla çalışmalar yapılacaktır.
    • Üniversitelerle ilişkileri güçlendirmek ve Odayı tanıtmak amacıyla üniversite uyum (oryantasyon) toplantılarına, mezuniyet törenlerine, bitirme projesi sergilerine ve yarışmalara katılım sürecektir.
    • “Bilgisayar Mühendisliği Öğrencileri Kongresi”nin (BİLMÖK’ün) düzenleme çalışmalarının öğrencilerin talepleri doğrultusunda desteklenmesine devam edilecektir.
    • Üniversitelerde meslek alanlarımızla ilgili etkinlikler yapan öğrenci topluluklarıyla iletişim güçlendirilerek ortak etkinlikler gerçekleştirilecektir.
    • Bilgisayar mühendisliği öğrencilerinin zorunlu stajlarıyla ilgili yasal düzenlemelerle bu konudaki deneyim, gözlem ve önerilerimizi içeren bir rapor oluşturulup kamuoyuyla paylaşılacaktır. Ayrıca öğrencileri bilgilendirmek üzere “Uzaktan Etkin Staj Kılavuzu” hazırlanacaktır. 
    • Gelecekte meslektaşımız olacak öğrencilerin mesleki ve kişisel gelişimlerinin yanı sıra çevre, insan hakları, hukuk, iş yönetimi, finans gibi alanlarda becerilerini geliştirmeleri amacıyla geçtiğimiz dönemlerde pilot olarak başlatılan ve öğrencilere -bitirme projeleri de içinde- her konuda destek olacak “Yönderlik (Mentorluk)” çalışmasının yaygınlaştırılması sağlanacaktır. 
    Hem Odamız kapsamına giren mühendislik bölümlerinden mezun üye ve meslektaşlarımızın, hem de bilişim alanında emek veren meslektaşlarımızın ürün ve hizmetlerinin niteliğinin güvence altına alınması, bilişim hizmet/ürünlerinin kamu yararı gözetilerek bilimsel ve teknik ölçütlerle değerlendirilebilmesi amacıyla aşağıda sıralanan mesleki denetim çalışmaları yapılacaktır.
    • BMO kapsamına giren mühendislik dallarındaki mesleki denetim uygulamalarının temelini oluşturan, 6. dönemde yayımlanan “Bilgisayar Mühendisliği ve Bağlı Disiplinler Standartlar Çerçevesi” dokümanı ile “BMO Meslek Alanı Tanımları” dokümanının meslektaşlarımızca ve akademik çevrelerde tanınması amacıyla çalışmalar yürütülecek; bu dokümanların bilimsel ve teknik gelişmeler uyarınca güncellenmesi yönünde içerik hazırlama çalışmaları sürdürülecektir.
    • BMO 6. Olağan Genel Kurulunda kabul edilen, 6. dönem yönetim kurulunca güncel yasal düzenlemeler dikkate alınarak gözden geçirilen “BMO Mesleki Denetim Yönetmeliği”nin, Odamızın kapsamına giren uzmanlık alanlarını kapsayacak ve mesleki denetimin gerektirdiği hükümleri içerecek biçimde yenilenerek yürürlüğe konması sağlanacaktır.
    • Yürürlüğe girecek mesleki denetim düzenlemesinin başta kamu kurumlarının bilişim projelerinde olmak üzere hem kamuda hem de özel kesimde uygulanması amacıyla girişimlerde bulunulup yaygınlaştırma çalışmaları yapılacaktır.
    • Meslek alanlarımızı ve meslektaşlarımızı ilgilendiren güncel yasal düzenlemeler (yasa, yönetmelik, genelge vb.) saptanıp incelenerek üyelerimizin yararlanacağı bilgi varlığının oluşturulması çalışmaları yapılacaktır.
    • BMO Eğitim Komisyonuyla işbirliği içinde mesleki denetim uygulamalarına yönelik eğitim içeriği ve kılavuzlar oluşturulacak; BMO Meslek İçi Sürekli Eğitim Merkezi-BMO Akademi çatısı altında üyelerimize yönelik mesleki denetim eğitimlerinin verilmesi için hazırlıklar yapılacaktır.
    • Üye sicillerini tutmak, bu amaçla üyelerin faaliyet gösterdikleri uzmanlık alanları ve mühendislik süreçlerini yerine getirerek ürettikleri hizmet/ürünleri kayıt altına almak; bu bilgileri içeren üye sicil belgelerini vermek üzere oluşturulacak Mesleki Denetim Portalı için yazılım geliştirme çalışması başlatılacaktır.
    • Meslek alanı tanımları ve mesleki denetim uygulamalarında kullanılan bilişim terim ve kavramlarının tanımlarını içeren, altyapısı 6. dönemde oluşturulan çevrimiçi “Bilişim Terimleri Sözlüğü” erişime açılacak; sözlük, üyelerimizin önerileriyle güncellenerek yaşatılacaktır.
    • BMO’nun Mesleki Yeterlilik Kurumu’ndaki bilişimle ilgili sektör, danışma kurulu, komisyon ve çalışma gruplarında temsil edilmesi sağlanacak; MYK’nin bilişim alanındaki meslekler (Avrupa Yeterlilik Çerçevesi 4. ve 5. seviye) ve dijital becerilerle ilgili ulusal meslek standartları ve ulusal yeterlilik tanımlama çalışmalarında etkin yer alınacaktır.
    • Bilişim alanındaki uluslararası/evrensel standartların çeviri çalışmalarını yürüten Türk Standartları Enstitüsü (TSE) sektör komitelerinde BMO temsilcilerinin daha etkin biçimde yer alması amacıyla girişimlerde bulunulacaktır.
    • Bilişim mesleklerine ilişkin yasal düzenleme çalışmaları yürüten kurumların etkinlik ve faaliyetlerinde Odamızın temsil edilmesi sağlanacaktır.
    Önceki dönemlerde taslakları oluşturulan yönetmelik ve yönergeler, yürürlükteki yasal düzenlemeler incelenerek gözden geçirilerek Odamızın ilgili birimleri ve komisyonlarıyla eşgüdüm içinde son biçimlerine getirilecek; bu bağlamda aşağıdaki çalışmalar yürütülecektir.
    • 6. dönemde hazırlanan BMO Eğitim Yönetmeliğinin yürürlüğe konması ve işlerliğe kavuşması için gereken kurumsal çalışmalar yapılacaktır.
    • 6. dönemde yasal düzenlemeler çerçevesinde gözden geçirilen BMO Mesleki Denetim Yönetmeliğinde gereken değişiklikler yapılacak; yönetmeliğin sırasıyla BMO Yönetim Kurulu ve TMMOB Yönetim Kurulunun onaylarına sunulması sağlanacaktır.
    • Bilirkişilik uygulamalarında meslek alanımıza giren uzmanlık ve alt uzmanlıklar 6. dönemde belirlenerek Adalet Bakanlığı Bilirkişilik Daire Başkanlığına bildirilmiştir. BMO Bilirkişilik Yönetmeliği hem bu uzmanlık ve alt uzmanlık dalları hem de güncel mevzuat uyarınca gözden geçirilecek, yapılması gereken değişiklikler belirlenecektir.
    • Önceki dönemlerde hazırlıkları yapılan aşağıdaki yönetmelik ve yönergeler son biçimlerine getirilecektir:
      • Bilgisayar Mühendisleri Etik ve Mesleki Uygulama Esasları Yönetmeliği
      • İşyeri Temsilciliği Yönergesi
      • Bilgi Güvenliği Yönergesi
    • Odamızın kapsamına giren meslek alanlarındaki mühendislik hizmetlerinin yerine getirilmesi için gerek duyulan eğitim ve belgelendirme çalışmalarına yönelik yasal düzenlemeler incelenecek, bu konularda hazırlanması gereken yönetmelik ve yönergeler saptanacaktır.
    • Oda üyelerinin TMMOB kurul, komisyon ve çalışma gruplarında etkin görev almasına devam edilecek; TMMOB’nin hazırladığı bilimsel ve teknik içerikli rapor ve çeşitli  yayınlarda meslek alanlarımızla ilgili içeriğinde yer almasına önem verilecek, üyelerimizin bu tür yayınların oluşturulmasında görev üstlenmesi sağlanacaktır.
    • TMMOB’nin ve bağlı Odaların tüm eylem, etkinlik, kampanya ve faaliyetlerine etkin katılım sürdürülecektir. 
    • Meslek alanımızdaki önemli gelişmeler, kamuoyunu ilgilendiren olaylara ilişkin açıklama ve duyurularımız ile Odamızın düzenlediği etkinlikler, TMMOB ve bağlı Odaların gündemine taşınacaktır. 
    • Geçmiş dönemlerde TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Ankara Şubesiyle birlikte, TED Üniversitesinin işbirliğiyle düzenlenen “Sinyal ve Görüntü İşleme Günleri”nin 7. dönemde de gerçekleştirilmesi sağlanacaktır.
    • TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odasının yürütücülüğünde düzenlenen “TMMOB Coğrafi Bilgi Sistemleri Kongresi”nde yürütücü Odalardan olmak için girişimde bulunulacaktır.
    • Meslek alanımıza giren konularda yurttaşlarımızı bilgilendirmek ve kamuoyunda farkındalık yaratmak amacıyla başta TMMOB’ye bağlı Odalar olmak üzere diğer meslek kuruluşları, dernekler, sendikalar gibi demokratik kitle örgütleriyle ortak etkinlikler düzenlenecektir.
    • Sağlık ve eğitim alanındaki ilgili meslek örgütleri ve sendikalarla “büyük veri, yapay zekâ teknolojileri,  otomasyon, dijital dönüşüm” gibi konularda ortak oluşumlar (çalışma grupları, sanal topluluklar vb.) örgütlenecektir.
    • Üniversitelerle ilişkiler güçlendirilerek her alanda ortak çalışma ve etkinlikler sürdürülecektir. Akademisyenlerin Odaya katkıları artırılacak, öğrencilerin Odaya ilgisinin artırılması için öğrenci kulüp ve topluluklarıyla ilişkiler geliştirilecektir.
    • Genel merkez ve temsilciliklerimizin yerel yönetimlerle işbirlikleri güçlendirilecek, başta kent yoksulları olmak üzere tüm yurttaşların bilişim okuryazarlığı düzeyinin yükseltilmesi ve bilişim mesleklerine ilişkin bilgi edindirme amaçlı ortak etkinlikler düzenlenecektir.
    • Günümüzde dijital deliller ve bilişim uygulamalarının değerlendirildiği bilirkişilik faaliyetleri büyük önem taşımaktadır. Dava süreçlerini etkileyen bu konularla ilgili bilimsel temelde, sağlıklı bir yaklaşım üretilmesi için ilgili hukuk kuruluşları ve örgütleriyle ortak çalışmalar yapılacaktır.
    • Toplumun büyük kesimini etkileyen kamu ve özel sektör bilişim projeleri ve uygulamalarındaki durum ve gelişmeler, meslektaşlarımız ve yurttaşlarımız adına izlenerek
      • projelerin kamu açısından etkileri ve riskleri,
      • etkin proje yönetim araçlarının kullanılıp kullanılmadığı,
      • modern ve güncel yaklaşımlarla tasarlanma düzeyi,
      • uygulamaların saydamlığı
    gibi konuların kapsandığı raporlar oluşturulacaktır.
    • Bilişim alanını ilgilendiren plan ve stratejilerin oluşturulmasında Bilgisayar Mühendisleri Odası’nın etkin yer alması sağlanacak, kamu kurumlarınca yürütülen ilgili faaliyetler yakından izlenecek ve bu konularda söz sahipliği etkinleştirilecektir. Özel sektör politika yapıcılarının toplumun aleyhine olan görüş ve kampanyalarına karşı çıkılacaktır. 
    • Özgür yazılım felsefesi BMO politika ve etkinliklerinin temel kaynaklarından biri olarak kalmaya devam edecektir. 
    • Özgür yazılım ve donanım teknolojilerinin kamu uygulamalarında yaygınlaştırılması için başlatılan çabalar sürdürülecektir. Toplumun büyük kesimini ilgilendiren özel sektör yazılımları için de özgür yazılımın zorunlu kılınmasına yönelik girişimler başlatılacaktır. 
    • Kamu kurumları, özel sektör ya da kitle örgütleri tarafından üretilen ve kamuya açık, serbestçe erişilebilir ve kullanılabilir şekilde sunulan “açık veri”, toplumun genelinden ve farklı sektörlerden gelen insanların, geliştiricilerin, araştırmacıların ve girişimcilerin bu verileri kullanarak yeni uygulamalar geliştirmesine ve bilgi tabanlı kararlar almasına olanak tanır.  Ülkemizde “açık veri” kullanımını teşvik etmek ve yaygınlaştırmak üzere açık veri politikasının oluşturulması, açık veri kullanımını destekleyecek hukuksal çerçevenin güçlendirilmesi, eğitim ve farkındalık oluşturulması, veri kültürünün oluşturulması ve açık veri platformlarının geliştirilmesi için gerekli çalışmalar yapılacaktır.
    • İnternet kullanımının bir yurttaşlık hakkı olarak tanınması, sayısal uçurumun azaltılması ve tüm yurttaşlara hızlı, güvenli ve sansürsüz İnternet erişiminin sağlanması için toplumun farklı kesimleri tarafından yürütülen çalışmalara destek verilecektir. Fikirlerin özgürce ifadesine getirilmeye çalışılan kısıtlama, engelleme ve izlemeye yönelik uygulamalar karşısında etkin bir duruş sergilenecektir. 
    • İnternet’in şirketler tarafından büyük ölçüde bir pazaryeri ve eğlence alanına dönüştürülmüş olması, tekelleşmenin boyutları, sağlık verilerimiz dahil her türlü verinin bu tekeller tarafından sömürülmesine karşı her alanda yükselen sesler desteklenecektir.
    • Meslek alanımızı önemli ölçüde etkileyen iki önemli olguyla karşı karşıyayız: 
      • Bunlardan birincisi, 2023 yılında üniversite sınavında mühendislik öğrencilerinin yaklaşık %30’unun bilişimle ilgili bölümlere yerleştirilmesidir. Bu yönelimin önemli kaynaklarından biri özel üniversitelerin ve şirketlerin bilişim alanına yönelik toplumun ilgisini kazanca dönüştürme gayretleridir. Diğer bir nedeni  de iktidarın, sermayenin ihtiyaçlarına öncelik verirken üniversiteleri kendi politik hedeflerinin bir aracına dönüştürmesidir.
      • İkincisi de son birkaç yılda sayıları sürekli artan “1 milyon yazılımcı” gibi başlıklarla bilişim alanında özellikle de yazılımda meslek edindirmeye yönelik çok sayıda sertifika programı başlatılmasıdır. Şirketler, bilişim çalışanlarının ücretlerinin diğer sektörlere göre yüksek olması nedeniyle yedek işgücüne ihtiyaç duymaktadır. İktidar ise uzun erimli planlamalar yerine iş çevrelerinin kısa erimli gereksinimlerini karşılamaya, bir yandan da özellikle genç işsiz sayısındaki artışı popülist bir yaklaşımla yönetmeye çalışmaktadır. 
    Her ikisinin de hem mesleğimizin yerine getirilme koşullarını hem de çalışma koşullarımızı derinden ve olumsuz biçimde etkileyeceği açıktır. Bu iki eğilim öncelikli olarak ele alınacak, çalışma grupları oluşturulacak, raporlar hazırlanacak ve bu tür girişimlerle mücadele edilecektir. 
    • Kapitalizm altında tüm dünyada doğa ve kentler yağmalandı. Şimdi yeni bir alanın piyasalaştırıldığına tanık oluyoruz. Kişisel verilerimiz, özellikle de sağlık verileri yüksek kazançlar edinmek ve rakipler karşısında üstünlük sağlamak için yağmalanıyor ve mülk ediniliyor. Verilerin toplanması ve işlenmesinin önemi açıktır; hastalıklar, salgınlar, deprem gibi doğal afetlerle mücadelede ve daha pek çok alanda kamusal yararları vardır. Verilerimiz kamu aracılığıyla, gizlilik koşullarına uyularak ve anonimleştirilerek toplanmalı ve işlenmelidir. Kişisel veriler ve özellikle de sağlık verileri, izleme ve mücadele alanlarımızdan biri olacaktır. 
    • Barınma, güvenlik, beslenme, eğitim gibi temel haklarımızdan olan sağlık alanı da dijital dönüşüm çağında mesleki açıdan yakın çalıştığımız alanlar arasında yerini aldı. Devletin kamusal olarak sunması gereken sağlık hizmetlerini ücretli hale getiren, sağlığın “kamusal bir hak” olduğu gerçeğini “kişisel ihtiyaç” olduğu  algısıyla değiştiren liberal politikalar nedeniyle özellikle kişisel sağlık verilerimiz ve bu verilerin kullanıldığı ortamlar ciddi takip ve denetim gerektirir duruma geldi. Sağlık biliminin ürettiği veriler ve veri bilimini yapay zekâ uygulamalarıyla birleştiren yöntemler, toplum yararına kullanılabileceği gibi sağlık ürünlerinin satış stratejilerine ya da kâr amacı güden ticari faaliyetlere de girdi olabilir. Bu yöndeki girişimler, alanın asıl sahibi Türk Tabipleri Birliği’yle örgütsel işbirliğimiz sürdürülerek yakından izlenecek, gelişmeler ve sonuçları kamuoyuyla paylaşılacaktır.
    • Yapay zekâ sistemlerinden en çok etkilenenler ve gelecekteki sistemlerden en çok etkileneceklerin sürece müdahil olabilmeleri için mevcut yapay zekâ sistemlerinin nasıl işlediğini ana hatlarıyla bilmesi ve verinin bu işleyişteki rolünün bilincinde olması gerekir. Bu konuda toplumu bilgilendirmek, yeni teknolojilerin olanakları ve riskleri konusunda toplumu bilinçlendirmek amacıyla çalışmalar yürütülecektir.
    • Bilişim teknolojilerinin etkin kullanımıyla işlerin otomatikleştirilmesinde yani otomasyonda yeni bir evreye girildi. Yazılımcılar dahil bilişim çalışanları da bu gelişmenin sonuçlarıyla her geçen gün daha fazla yüzleşmektedir. Meslektaşlarımızın bir kısmı haklı olarak bu süreçten kaygı duymaktadır. Kaygı duymalıyız; ama yapay zekâdan ve teknolojiden değil… Yapay zekâ kullanımıyla toplumun büyük kısmının işsiz ve gelirsiz kalacağı bir tekno-felakete ilişkin somut göstergeler yoktur. Robotlar ve yapay zekânın bütün işleri ortadan kaldıracağı, insanlığı ağır ve tüketici iş yükünden kurtaracağı iddialarını haklı çıkaracak kanıtlar da yoktur. Yapay zekâ teknolojileri, kimi işleri kaldırırken başta bizim çalışma alanlarımız olmak üzere çok sayıda yeni işin ortaya çıkışını koşulluyor. Otomasyonun yol açtığı işsizlik henüz konjonktürel olmanın ötesine geçmemiş, çoğunlukla yeni işlerle telafi edilmiştir. Ancak sorun bu yeni işlerin büyük ölçüde temel haklardan yoksun, esnek, düşük ücretli ve güvencesiz olmasıdır. Meslektaşlarımızın, bu konularda yürüttüğü çalışmalar ve örgütlenme çabaları en üst düzeyde desteklenecektir.
    • Yaşadığımız dönem kapitalizminin dijital emek sektöründeki etkilerini “Küresel Dijital Ekonomide Emek” kitabında meslek alanlarımız üzerinden irdeleyen Ursula Huws, düşünsel ürünlerin de metalaşmasıyla birlikte satış ve kâr odaklı yaklaşımların yaratıcılık alanına müdahale ederek oldukça sıkı denetlediğini ifade ediyor. Çoğu meslektaşımız yaratıcılık gerektiren işlerini hayatta anlamlı bir şeyler üretmek, dünyada bir iz bırakmak dürtüleriyle de güdülenerek yapıyor; bir yandan da geleceğe dönük planlar yapmak, sevdiklerine zaman ayırmak, kendilerini farklı alanlarda geliştirmek ya da var etmek gibi insanca gereksinimleri var. Oysa bu dönemin hızlı kapitalizmi bizleri başlığı “bırakırsan düşersin” olan bir emek yarışına sokuyor; düşene dek içinde kaldığımız bu yarış, bizi her anlamda -deyim yerindeyse- “tüketiyor”. Tüm bunların farkında olmak gerektiğini düşünen biz Demokrat Bilgisayar Mühendisleri diyoruz ki hem mesleki eğitimimiz hem de yıllar içinde edindiğimiz deneyimlerimizle sürekli artan yaratıcılığımızı artık bu oyunu bozmak için, belki de tersine çevirmek için kullanma zamanı geldi. İşyerlerimizin iş ve özel hayat dengesini yitirmemize, bizleri “tükenmişliğin” eşiğine getirmesine “hayır” demeye ve bununla mücadele etmeye devam edeceğiz. 
    • Uzaktan çalışma, işçinin işveren tarafından oluşturulan iş organizasyonu kapsamında iş görme edimini evinde ya da teknolojik iletişim araçları aracılığıyla işyeri dışında yerine getirmesi esasına dayalı bir çalışma biçimidir. Henüz yasal düzenlemesi tamamlanmamış bu çalışma yöntemi, çalışanların gerek sosyal hakları gerekse de sağlık ve çalışma koşulları açısından takip edilerek düzenlemelerin oluşturulmasında etkin rol alınacaktır.
    • İnternet’in yaygınlaşması ve küresel ticaretin artması sonucunda yazılım üretmek, bilişim alanında danışmanlık ve destek vermek, coğrafi konumlardan bağımsız duruma gelmiştir. Meslektaşlarımızın hak ve tercihleri çerçevesinde Türkiye sınırları dışına verilen hizmetlerin yasal düzenleme, sosyal haklar ve vergilendirme koşulları yakından izlenerek bu konularda gerekli girişimlerde bulunulacaktır.
    • Bilirkişilik, adalet mekanizmasının önemli öğelerinden biridir. Gerek bilişim suçlarının yaygınlaşması gerekse de bilişim alanındaki anlaşmazlıkların çözümü, bilişim alanındaki bilirkişiliği her geçen gün daha da önemli hale getirmektedir. Meslektaşlarımızın bu kamu görevini en iyi biçimde icra etmesi için bu dönemde de adalet organlarıyla yakın ilişkimiz devam edecek, bilişim bilirkişiliği konusunda eğitim, sertifikalandırma ve uzman rapor desteği sürdürülecektir.
    • Bilirkişilik Temel ve Güncelleme Eğitimlerinin yeniden başlatılması için Adalet Bakanlığı Bilirkişilik Daire Başkanlığıyla bağlantıya geçilip eğitimlerin en sağlıklı biçimde yapılmasına yönelik öneriler sunulacak, gelişmeler Oda üyesi bilirkişilerle paylaşılacaktır.
    • Bilişim hukuku konusunda yapılan çalışmalar artırılacak, özellikle kamunun bilişim hukuku konusunda daha bilinçli olmasını sağlayacak çalışmalar yapılacaktır.
    Siyasal erk, gerici politikalarını kadınlar üzerinden yürütüyor; günlük yaşamda kullanılan dil ve tanımlanan rollerden meslek seçimine kadar tüm alanlarda toplumsal cinsiyet eşitsizliği bilinçli bir tercihle dayatılıyor; kadına yönelik şiddet, erkek egemen düzende kadına sınırını ve yerini bildirmek için bir araç olarak kullanılıyor. Sık sık gündeme getirilen Anayasa değişikliğinde de sözde aileyi koruma adı altında kazanılmış haklarımıza el uzatılacağını şimdiden görüyoruz.  Toplumsal baskılar altındaki kadın meslektaşlarımız çalışma yaşamlarında da istihdam, ücret politikaları, özlük hakları, kariyer olanakları açısından cinsiyete dayalı ayrımcılıkla ve işsizlik, güvencesizlik gibi sorunlarla karşı karşıyalar. Barınamayan, sağlıklı gıdaya erişemeyen, bilimsel eğitim göremeyen öğrenci kardeşlerimizse ekonomik ve psikolojik sorunlarla baş etmek zorunda kalırken bir yandan da staj yeri bulmak, iş bulmak gibi kaygılarla umutsuzluğa sürükleniyorlar. Biliyoruz ki yaşamlarımıza, haklarımıza ve geleceğimize sahip çıkmanın, kadını yok sayan gerici-baskıcı anlayışa karşı mücadele vermenin yolu dayanışmamızdır. Demokrat Mühendisler olarak bugüne dek yaptığımız gibi bundan sonra da kadın meslektaşlarımızın ve öğrencilerin toplumsal ve mesleki sorunlarıyla ilgili farkındalık oluşturarak, dayanışmamızı büyüterek aşağıdaki çalışmaları yürüteceğiz.
    • Sorunlarımızı ancak ele ele vererek çözebileceğimizin bilinciyle kadın meslektaşlarımız ve kadın öğrencilerle daha sık bir araya gelinecek, yüz yüze ve çevrimiçi etkinlikler düzenlenerek deneyim paylaşımı, bilinç yükseltme ve farkındalık geliştirme çalışmaları yapılacaktır.
    • Kadın öğrencilerin okul ve aile yaşamlarındaki sorunlarını birlikte aşmak, onları iş yaşamına hazırlamak amacıyla öğrenci üyelerimizle birlikte çalışmalar yürütülecektir.
    • Kadınların işe alım süreçlerinde ve sonrasında çalışma yaşamı boyunca uğradıkları haksızlıklar (eşitsiz kariyer imkanları, bezdiri/yıldırı-mobbing, çalışma koşullarının kadınlara uygun düzenlenmemesi vb.) ve ayrımcılıklar (aynı iş tanımlarına daha düşük ücret, kariyer olanaklarından yoksun bırakma vb.), konu uzmanlarının da katıldığı çalıştay ve etkinliklerde  irdelenecek, çözüm yolları tartışılacaktır.
    • Tüm meslektaşlarımızın çalışma yaşamlarında önem taşıyan kreş, doğum izni, hasta-yaşlı-engelli bakımı, toplumsal mekânların aydınlatılması, sağlık koşulları ve hijyeninin sağlanması gibi uygulamaların yaygınlaşması için çaba gösterilecek; bu taleplerin, teknokent bölgeleri başta olmak üzere işyerlerinde seslendirilmesi amacıyla imza kampanyaları yürütülecek ve istemlerimizin yasallaştırılması için hukuksal çalışmalar gerçekleştirilecektir.
    • Kadın meslektaşlarımızın çalışma ortamlarında, kadın öğrencilerin üniversite yaşamlarında karşılaştıkları sorunları ve çözüm önerilerini içeren broşürler, yayınlar hazırlanarak işyerlerine, okullara dağıtımı yapılacak; sorunlarımızın kamuoyuna duyurulmasını sağlayan kampanyalar düzenlenecektir. 
    • Önerdiğimiz çözümlerin işyerlerinde ve üniversitelerde yaşama geçirilmesi için mücadele edilecek, gerektiğinde yasal düzenlemelerin yapılması amacıyla girişimlerde bulunulacaktır.
    • Bilgisayar mühendisliğinin erkek mesleği olarak görülmesi, kadınların mühendislik ve diğer teknik mesleklerde yetersiz olduğu algısının değiştirilmesi için Oda birimlerinde, işyerlerinde ve üniversitelerde toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri yapılacaktır.
    • Genç meslektaşlarımıza ve öğrencilere örnekler sunmak amacıyla kadın meslektaşlarımızın deneyimlerinin ve görüşlerinin paylaşıldığı, meslek seçiminden başlayarak meslek yaşamlarında karşılaştıkları olumlu-olumsuz uygulamaların dile getirildiği etkinlikler düzenlenecektir.
    • Kadınların dünyada ve Türkiye’de verdiği hak mücadelelerinin meslektaşlarımız ve öğrencilerce bilinmesi, bu mücadelelerin öznesi olmanın öneminin kavranması amacıyla söyleşi ve oturumlar yapılacaktır.
    • Kadınların hayatlarını etkileyen yasal düzenlemeler, konunun muhatabı olan farklı sektör ve kurumlardan kadınların katılımıyla yapılmalıdır. Demokrat Bilgisayar Mühendisi Kadınlar, bu düzenlemelerin tarafı olacak; etkilerinin ve sonuçlarının birlikte tartışabileceği çalıştaylar düzenleyecek, farkındalık ve bilgilendirme çalışmaları yürütecektir.
    • TMMOB Kadın Çalışma Grubunun çalışmalarında etkin rol alınacak, kadınların toplumsal ve mesleki haklarıyla ilgili çalışmalar yürüten örgütlerle işbirliği içerisinde olunacaktır.
    Birleşmiş Milletler Engelli Hakları sözleşmesinde: “Fiziksel, sosyal, ekonomik ve kültürel çevreye, sağlık ve eğitim hizmetlerine, bilgiye ve iletişime erişimin engellilerin tüm insan haklarından ve temel özgürlüklerden tam yararlanmasını sağlamadaki öneminin kabul edileceği” maddesi yer almaktadır. İnternet ve bilişim teknolojilerine erişim sağlıklı bireylerin olduğu kadar engelli bireylerin de temel hakları arasındadır.  İç ve dış mekânların kullanımında kısıtlamalarla karşılaşan engelli bireyler, toplumsal yaşama katılım açısından da pek çok zorluk yaşamaktadır. Bilişim teknolojileri ve İnternet, engelli kişilerin  bilgiye erişim ve iletişim gereksinimlerini karşılamanın yanı sıra çeşitli aktivitelere katılabilmesine de olanak sağlayan çözümler getirmektedir. Bilişim ve iletişim teknolojileri, çevrimiçi öğrenim ve uzaktan çalışma başta olmak üzere engellilerin gündelik yaşama tam ve etkin katılımı için fırsatlar yaratmaktadır. Bu fırsatların, özellikle ağır engelli ve yatağa bağımlı kişilerin koşulları ve engelli bireylerin engel gruplarına göre değişen gereksinimleri göz önünde tutularak değerlendirilmesiyle engelliler için kolay kullanımlı, ekonomik, elverişli araç ve uygulamalar üretilebilir.  Engelli bireylerin bilişim çözümlerinden etkin biçimde yararlanabilmesi amacıyla aşağıdaki çalışmalar yapılacaktır.
    • Bilişim ve iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin; yapay zekâ, artırılmış gerçeklik, sanal gerçeklik, robotik, nesnelerin İnterneti gibi teknolojilerin engelli bireyler için sağladığı olanak ve çözümler araştırılıp bu konularla ilgili yayınlar hazırlanarak kamuoyuna duyurulacaktır.
    • Üniversitelerde ve araştırma merkezlerinde engelli bireylere yönelik bilişim çözümlerinin tasarlanıp geliştirilmesi yönünde çalışmalar yapılması amacıyla girişimlerde bulunulacaktır.
    • Türkiye’de engelsiz bilişim konusundaki yaklaşımları, algıları ve uygulamaları araştırmak, teknoloji etmeninin ve bilişim uygulamalarının engelliler açısından önemini vurgulamak üzere çalışmalar yapılacaktır.
    • Engellilerin bilişim çözümlerinden etkin biçimde yararlanabilmesi konusunda farkındalık sağlamak için engellilerle ilgili etkinliklere katılınacak; İnternet ve sosyal medya ortamlarında, bilgilendirici ve duyarlılık oluşturucu faaliyetler yapılacaktır.
    • Engelli bireylere yönelik bilişim teknolojileri ve uygulamalarının günlük yaşamda kolayca erişilebilir, edinilebilir ve kullanılabilir olması amacıyla başta kamu kurumları ve yerel yönetimler olmak üzere ilgili kurum-kuruluşlarla işbirliği yapılacak, kurumlar arası eşgüdümün geliştirilmesi ve bu konulardaki hizmetlerin yaygınlaştırılmasında etkin görev alınacaktır.
    • Engelsiz bilişim ve engelli bireylerin teknolojiden yararlanmasıyla ilgili yasal düzenlemeler incelenip izlenecek, amacına uygun sonuç odaklı mevzuatın tanımlanması için öneriler getirilecektir.
    Sevgili Üyelerimiz ve Meslektaşlarımız, Bu güzel ülkenin bugünü ve geleceği için, bizleri var eden mesleğimiz için ortak düşleri paylaşan; emekten, demokrasiden ve özgürlüklerden yana mühendisler olarak yıllardır bir aradayız. Demokrat Bilgisayar Mühendislerinin çalışma programı önerisi, BMO’nun bu dönemde de eşitlik, özgürlük, demokrasi, laiklik, barış, adalet değerlerini sahiplenen toplumcu mücadele çizgisini yarınlara taşıyabilmek amacıyla hazırlandı. BMO. 7 Dönem Çalışma Programına yönelik beklentilerimizin tüm meslektaşlarımız için önemli hedefler olduğu düşüncesiyle program önerimizi Yönetim Kurulu, Oda üyeleri ve kamuoyunun görüş ve değerlendirmelerine sunuyoruz. Bizler bu ülkenin geçmişi, bugünü ve geleceğiyiz. Mesleklerimizi önemsizleştirmeye, emeklerimizi değersizleştirmeye çalışan anlayışa karşı tüm TMMOB örgütlülüğünün sorduğu gibi “Boşuna mı Okuduk?” diye sormaya, içerisinde olduğumuz mesleki, ekonomik ve toplumsal koşulları sorgulamayı sürdüreceğiz. Biliyoruz ki tasarılarımızı, Cumhuriyet değerlerini içselleştirmiş, aklın ve bilimin öğretileriyle yol almayı ilke edinen, ilerici, çağdaş, yurtsever mühendislerin dayanışması ve birlikteliğiyle, Oda çalışmalarına etkin katılımlarıyla yaşama geçirebiliriz. İnanıyoruz ki mesleki ve toplumsal sorumluluk bilinciyle “Boşuna Okumadık” diyen Oda üyelerimiz ve yeni dönem Yönetim Kurulumuz hedeflerimizi gerçekleştirmek için var güçleriyle çalışacaktır.